Seçmeme Seçimi

Posted by her boku bilen adam | Posted in , | Posted on 17:28

Demokrasi Şöleni!

Aman ne demokrasi ne demokrasi. Sadece oy vermenin demokrasi zannedildiği bir ülkede yaşıyoruz ya yıllardır ben ona yanıyorum. Oy veriyorsun. Eee sonra?

İyi de nasıl oy veriyorsun, kime oy veriyorsun, kimler seni temsil ediyor?

Önce kime oy verdiğimizden bahsedelim biraz.

Efendim oy vermek ne demek? Sizi temsil etmesini istediğiniz siyasi görüşü, kişiyi, lideri, vekili seçmek demek değil mi? Teoride öyle. Peki ya pratikte. Daha doğrusu bizde?

Biz seçmemek için seçen seçmenlerin, daha doğrusu "Seçmeyenlerin" olduğu bir ülkeyiz. Biz, bize yakın olan lidere, siyasi görüşe değil nefret ettiğimizin tam karşısında olana veriyoruz oylarımızı.

Aman AKP olmasın da, aman oylar bölünmesin de, aman şunlar güçlenmesin diye oy mu verilir soruyorum size. İşte bizim yaptığmız bu.

"Aslında benim siyasi görüşümü temsil eden PPP ama barajı nasıl olsa geçemez, hem AKP güçlenmesin" diye oy mu verilir.

"Aslında durumum kötü ama en azından istikrar sürsün" diye oy mu verilir.

Biz veriyoruz işte.


Geçenlerde Fenerbahçe ile ilgili bir yazı yazmıştım. Fenerbahçeli olmayanların içindeki Fenerbahçe nefreti öyle bi hale geldi ki, kendi takımlarına hissetikleri sevginin önüne geçti, bu yüzden de artık kendi takımlarını değil Fenerbahçe'nin karşısında kim varsa onu destekler hale geldiler demiştim. Yani nefretin sevginin önüne geçmesi.

O yüzden değil midir ki mesela bu yazının bu kısmına kadar okuyanların beni AKP'li sanacak olması.

O yüzden değil midir ki bu yazının bundan sonraki kısmını okuyacak olanların beni AntiAKP'li sanacak olması.

Çünkü bizim artık BİZ'den olmayanlara tahammülümüz kalmamış. Sevgi ölmüş, nefretlerimizle besleniyoruz biz.

Misal ben bir yazı yazıyorum, kendi fikrimi paylaşıyorum. O zamana kadar "HBBA da ne süper insan ya ne güzel yazılar yazıyor" diyen insanların tersinde bir düşüncedeyse o yazıdaki, hatta bazen twitteki fikrim, anında "HBBA götün tekiymiş meğersem" oluyor. Tek bir cümleyle, tek bir karşıt fikirle, sadece 5 saniye ile düşman belliyor beni.

Hadi beni geçin, Gündelik hayatta yapıyor bu insan bunu.


1-2 saat sonra sonuçlar açıklanacak. AKP yine alacak başını yürüyecek. Muhalif partilerin liderleri "Halkımızın takdiri, bize muhalefeti layık gördüler" diyecekler. Zaten onların iktidar olmak gibi bir planı var mıydı ki zannediyorsunuz? 

Eğer gerçekten iktidar olabileceklerine inansalar ölen bir vatandaşın ardından bile hala kin dolu açıklamalar yapabilen ve "Ama öldü efendim" cümlesine bile "Ben bilmem" diyen Tayyip Erdoğan'ın lideri olduğu, kapatılan sitelerin savunmasını "Ne işiniz var elalemin sitesinde" diye savunan bir Ulaştırma Bakanı olan Binali Yıldırım'ın, Abdülkadir Aksu, Egemen Bağış, Kemal Unakıtan gibi adamların, gözleri görmeyen vatandaşa "Sana iş vermişiz daha ne istiyorsun" diyebilen Sağlık Bakanlarının olduğu bir hükümeti yerinden edecek bir yol izleyemezler miydi?

İzleyemediler.

Neden mi?

Çünkü onların da nefretleri öyle bir hale gelmişti ki sevgilerini alıp götürmüştü.

Halka olan(varsa eğer) sevgileri, AKP'ye olan nefretlerinin altında ezilip kalmıştı.

Bir Sırrı Süreyya çıktı aralarından, bir de Numan Kurtulmuş adam gibi iki laf söyleyebilen.

Ama demokrasi şöleni değil mi?


1-2 saat sonra "Aziz Nesin haklıymış" diye oraya buraya saldıracak akıllılar da Aziz Nesin'in bir lafını ezberleyip 4 yılda bir orda burda söylemek yerine onun kitaplarını okusalar, onun tam karşıtı görüşteki insanların kitaplarını okusalar, hadi yemişim kitap okumayı, filmler izleseler, şarkılar türküler dinleseler, hadi bırakalım bu romantik cümleleri de, en azından birazcık "Neden" diyebilmeyi, sorgulamayı öğrenseler gerçekten Demokrasi Şöleni yaşayabilir miydik ki sanki, acaba?

Yoksa tek muhalif tarafı "Aman şeriat gelecek, aman Atatürk elden gidiyor" dan öteye gidemeyen bu muhalifçikler adam gibi muhalefet yapan yukarıda bahsettiğim o iki adamı da hala "PKK'lı, yandaş, şakirt" diye yaftalamasa.. 

Yok be yok.

Zaten barajı geçemezler ki...

Ulan barajı yaratan kim ?

"Sarı saçlım mavi gözlüm"le olmuyor bu işler, "Ben çağdaşım" diyip, rozet takıp bayrak sallamakla olmuyor, İlkokul 2'deki tarih bilgisiyle olmuyor, "Aynı yoldan geçmişiz biz, aynı sudan içmişiz biz" diyip de Rum'u, Ermeni'yi hakaret olarak kullanmakla olmuyor, "Bu vatanın her karışı bizim" diyip de Diyarbakır'a yıllar sonra gitmekle övünmekle olmuyor. Barış, demokrasi diyip çocuklara taş attırmakla da olmuyor.

"Ama Sırrı Süreyya BDP'den de ..." Ya bi gidin Allahaşkına artık.

Ben size bir şey söyleyim mi bu kafayla hiç olmuyor.

Olmayacak.

Kötülerin alternatifinin ahmaklar olduğu bir ülkede neyin seçiminden bahsediyorsunuz ki?

Alın ben size sonuçları açıklayayım :

Açılan sandık sayısı : 100%

Bölgelere göre nefret edilen sayısı :  100%

Hadi geçmiş olsun.

* Durun sizden önce ben söyleyeyim; "Kendi içinde çelişkiler olan iğrenç bir yazı" değil mi. Evet evet aynen öyle. Hadi defolup gidelim.

Comments (22)

adamsın hbba

rotterdain gobegine denizi getir, ahanda oyumu getirene vermezsem ..

ciksciks yeah ..

yok yok çok iyi olmuş bu yazı da nefretinden kurtulup anlayabilene tabi.

Yazılarını çok beğeniyorum. Yine güzel bir yazı. Ne diyelim. Sonuçlar vatana millete hayırlı olsun.

peki;)

Sevgilerimiz rakibimiz olmayanlardır.Nefretimiz rakibimiz olanlardır.Tüm olay bu !

Zannettiğin kadar kötü değildi yazdıkların. İnsanların içindeki sevginin ezilmesi kısmında doğrusun, siyasetle ilgilenmeyen, ilgilenmek dahi istemeyen iki kelam ettiğimde "senden iyi siyasetçi olur" diyene siktir çeken biri olarak ben, sadece şu nefret konusunda tastikli, onaylı güpgüzel bir "haklısın" bahşetmek istedim sana.

Tanrı kimseyi siyasetçi yaparak cezalandırmasın derdim, hepsine -neredeyse hepsine- küfür etmeden, hayalet gören kedi gibi bakmadan duramadım ama onların gerekliliğini de onaylayamadan edemiyorum. Evet, halkımızın seçimi olacak, evet bir şeyler değişecek iyi veya kötü. Yine de bir alevi olarak, bir genç olarak; halkın değil de, kendimin yeterince salağa yattığını düşündüm şimdi.

Dileğim odur ki, halkın seçimi benim geleceğimi bok çukuruna itmek olmasın. İsyanlarımı kemiklerimi kırarak bastırmasın. Üniversitede "Aman olaylara karışma yavrum, döverler, öldürürler. Naparız sonra. Öyle insanlarla arkadaşlık etme başını belaya sokarsın" diyen aile üyelerim olmasın.

Önce özgürlük ve adalet olsun. Sonra adam olunsun filan işte. Siyasette, demokraside olması gereken neyse o olsun.

güzel başlamışssın saçmalayarak bitirmişsin. insanlara atar yapıcam diye yazı yazılmaz.

Liberalsin, benim gibi.

ben eline sağlık demekten usandım, sen akıllı mantıklı şeyler yazmaktan usanmadın.

bu seçimlerde öyle yapmadım ben. aman şöyle olmasın, aman böyle olmasın, en azından şu olsun bu olsun diyerek içime sinmeyen bi oy vermedim. herkes bnu yaptığı için işin kuralının bu olduğunu düşünüp öyle yapanlara da çok kızamadım ama azıcık da olsa kendimle gurur duyar gibi oldum. ohhh iyi yaptım. içim rahat ede ede gittim gönlümden geçene evet dedim.

kime oy verdiğimi babama söyleyememiş olmam biraz kötü gerçi ama olur o kadar :p

---

hbba'yı seviyorum ben ya.

Türkiyedeki siyaset anlayışına ilk defa ciddi ciddi objektif bakabilen bir yazı okudum desem yeri. "helal olsun" demek yeter galiba.

aga sen yazcagını yaz. anlamayanlar da anlamasın. istediği şeyle yaftalasın. siktir et.

Ilkokuldan beri Aziz Nesin okuyorum Hbba`cigim, Türk halkinin aptal - cahil oldugunu soyleyebilme hakkim var mi?

İnsanın ailesine bile kime oy verdiğini söyleyemediği bir demokreasi şöleni bu. Hangi sebeple oy verirsen ver, arkasında duramadığın bir demokrasi şöleni. Dursan ne olacak, illa ki bir nefret eden çıkacak ve susmayacak. En iyisi biz susalım.

İlk olarak Fenerbahçe ile ilgili yaptığın açıklamanın, inanılmaz derecde saçma olduğunu söylemeliyim.
Her takımdao lacağı gibi birinin diğerini rakip görmesi normal. Ama senin yazdığın saçmalıktan ibaret.
Ayrıca çoğu takım, fenerbahçeyi adam yurduna koymuyor zaten. kadronun 5te1'inin Türk olduğu diğerlerinin full yabancı kaynadığı bir takımı Türk takımı olarak görüpte mücadele eden bir takımı rakip olarak görenler çok nadir ^^

Bence değişik bir açıdan değerlendirmişsiniz konuyu, katıldığım noktaların sayısı fazla.
Özgün ve özgür bir yazı ve değerlendirme...

10 numara yazı usta..senden Sırrı Süreyya Önder ile ilgili ayrı bir yazı istiyorum,zira görüşlerini merak ediyorum..benim siyasi görüşümle en ufak alakası olmamasına rağmen,yav arkadaş bir insana bu kadar mı oy vermek ister insan..samimiyetine o kadar inandırdı ki beni,herkesin at gözlüklerini çıkarıp bir kez daha bu adamı değerlendirmesi için,saatlerce dil dökebilirim..

yazı için de diyebilirim ki,bir çok insanın duygularını dökmüşsün ortaya.kendi adıma teşekkürler..

wow. bir çırpıda nefessiz okudum. iddialı ve akıcı bir yazı. uzun süredir izleyicin olmama rağmen, 2-3 yazını okudum şimdiye kadar dolayısıyla hakkındaki düşüncelerim çoğunlukla ön yargıdan ibaret... "devamlı atarlı ve muhalif, lakin tam olarak neye muhalif olduğu belli olmayan ve yazıların sonunu bağlayamayan, iyi bir yazar" olduğunu düşünüyorum... ama bundan sonra daha sık takip edip haklı mıyım haksız mıyım göreceğim kendimce... İyi günler

Numanın diğer seçimlere şansı fazla, Sırrı Süreyya'nın şimdilik bir icraatı yok göze dişe dokunan. Ondan ümitliyiz ama belli mi olur? Dokunulmazlık zırhının adama ne yapacağı?
Benim ayar olduğumsa "hiç demokratik değiliz" , "ay siz demokrasi ne biliyomusunuz" "zaten hepiniz birbirinize gıcıksınız ondan oy verdiniz" şeklinde yazılan bu tarz yazılar, bu yazıda dahil. E siz kimsiniz bayım? Siyasetin,politikanın,demokrasinin kitabını siz mi yazdınız? Hiç bir şeyi beğenmeyip eleştirmekten başka faydalı bir iş yapabildiniz mi? Demokrasi adına "siz ne anlarsınızlı" yazılardan başka yaptığın ne var? Çoğunuz gidip oy bile kullanmıyorsunuz, kimseyi beğenmediğinizden. Yani konuşmak her zaman kolay oldu, eleştirmek daha kolay. Bu tarz yazılar sıktı, bir nevi duygusal masturbasyon.

Ben bu "Seçmeme Seçimi" başlıklı yazınızı okudum. Hiç de sonunda yazdığınız gibi değil demeik istedim. Gayet güzel bir yazı ama bizler (Bu şekilde düşünenler) havanda su dövmekten ileri gidemiyoruz.

Kolay gelsin

Davetiye: Merhabalar;
Küçük reklamdan ne çıkar demeyin! Yeni kurduğum sayfama davetli olduğunuzu En güzel şekilde ağırlanacağınızı söylemek isterim. Ücretsiz reklam vermek için lütfen sayfamı ziyaret edin!
Teşekkürler… BlogReklam.Tk
Sayfa Linki: http://www.blogreklam.tk/2011/07/reklam.html

Geç keşfetmişim sitenizi. Bu yazıyı okurken kendi yazdığım başka bir yazıyı okurmuş gibi oldum. Her kelimesine katılıyorum...