Hayatımda hiç sigara içmedim. Bunu övünmek ya da "Aman siz de içmeyin" manasında söylemiyorum. Sigara hoşlandığım bir şey değil. Kokusu, dumanı bana iyi gelmiyor. İçene bir şey demezdim eskiden ama artık yanımda içildiğinde de rahatsız olmaya da başladım. Kokusu üstüme siniyor, nefes almakta zorlanıyorum falan. Ama hiçbir zaman "Sigara içerseniz şöyle olursunuz, sigara içen insan şöyle insandır" gibi bir yargıya sahip olmadım.
Aynı şey alkol için de geçerli. Hiçbir zaman alkol seven, tiryakisi olan bir adam da olmadım. Ama yukarıda da dediğim gibi bu da "İyi Aile Çocuğu" olmak için kasten yaptığım bir şey değildi. Tüketirken zevk aldığım bir şey olsa alkol de kullanırdım.
Bu iki örneği verdim çünkü malumunuz son dönemde siyasi otoritenin de diretmesi ile insanların tüketmekten zevk aldığı bu iki maddeye karşı bir kampanya başlatıldı. Dedim ya ikisiyle de aram yoktur ama insanların kendilerini zehirlemek de kendi seçimleri ve kendi kararları bana göre. Dolayısıyla da bu iki yasağa da (kapalı alandaki sigara yasağı hariç) karşı idim.
Ama bu akşam bir şey fark ettim ki alkol ve sigaradan önce bizim bu ülkede yasaklamamız gereken başka bir şey var. Hem de çok daha tehlikeli.
Futbol.
Evet futbol.
Hem de aşağı yukarı 5 yaşından beri müptelası olduğum, okumayı söktüğüm anda kendimi Dünya Kupası Tarihi'ni okurken bulduğum o güzel oyun.
Bence kökünden kurutulmalı ve bu ülkeden tamamen def edilmeli bu güzel oyun. Evet oyun güzel ama biz onu öyle çirkin bir hale getirdik ki.
Yakından takip edenler bilir. Sağlam Fenerliyimdir.
Bana göre doğuştan gelen bir şey taraftarlık olgusu. O yüzden sonu "..işte ben de o gün X'li oldum" ile biten taraftarlık hikayeleri hiç inandırıcı gelmez bana. Çünkü bana göre gerçek taraftar ne zaman X'li olduğunu hatırlamaz. Öyle doğar zaten.
Ben de daha adımı söyleyemeden Schumacher, Aykut, Rıdvan, Oğuz demeye başlamıştım işte.
Peki böyle bağlıyken bu oyuna, hem de taraftarıyken böylesine bir takımın, parçasıyken bu güzel sporun neden komple yasaklanmalı diyorum.
Çünkü bizim bu güzel oyunu hak edecek bir tarafımız kalmamış artık.
Fenerbahçe Trabzon deplasmanına gitmiş, Karadeniz Teknik Üniversitesi'ndeki bir avuç taraftar da takımı karşılamaya havaalanına. FB TV'de bu karşılamayı gören bir Trabzonsporlu da bu görüntüyü Facebook'taki onbinlerce hayranı olan sayfasında aşağıdaki şekilde paylaşmış.
Bu çocuklar belki de ailelerinden yüzlerce kilometre uzaktalar, belki de Trabzon'da doğmuşlar ama Fener'e gönül vermişler kim bilir.
Allahaşkına bırakın Feneri, Trabzon'u. Yemişim Fenerini, futbolunu, sporunu. Kimin hakkı var bir insanı sadece tuttuğu takımdan dolayı onbinlerce insanın önüne atıp "Kellesini getirin" demeye?
Bir kız var orda. Görmeyin formasını falan. O kız sizin kardeşiniz, arkadaşınız, kuzeniniz olsa ve bu sayfada "Bu kıza tecavüz edin" yorumlarına onlarca "Like" verdiliğini görseniz, "Benim sınıf arkadaşım telefonu de 053...." diye telefonunun paylaşıldığına şahit olsanız ne yaparsınız?
Polise mi gidersiniz?
Gitmeyin polise falan, çünkü yorum yapanların arasında devletimizin polisi de var ve bakın ne diyor bizi korumakla görevli memurumuz :
Burda Trabzonsporlular şöyledir, böyledir demeye getirmeyeceğim lafı çünkü şu saatten sonra bu işin Trabzon'u Fener'i falan kalmamıştır.
Daha geçen hafta Avrupa'da kupa kazanmış voleybolcu kızları karşılamaya giden 12 yaşındaki çocuğun kolu kırıldığında "Oh olsun" diyen adam da aynıdır, üstteki yazılanları görüp "Aynısını biz de burdaki Trabzonlulara yaparız" diyen adam da aynıdır. Kulüp yöneticileri de "Sahaya çakı atılmış ama kapalı"diye savunma yapıyor zaten.
Valla en iyisi komple yasaklansın futbol.
Dayım'ın sevdiğim bir lafı vardır :
Size bok layık değil!