Tezat Cumhuriyeti'nden Geçemeyen Gelin

Posted by her boku bilen adam | Posted in , | Posted on 21:38

Geçen hafta Pippa Bacca öleli 2 yıl oldu. Ne bir yerde bir yazıya rastladım, ne de adının geçtiği bir habere denk geldim.

Hani pusuda ölüm yıldönümü bekleyip de sosyal tespitler yapan adam olalım her birimiz demiyorum. Zaten kime ne Pippa’dan.. Bizim memlekette her gün kaç tane Pippa ölüyor değil mi..

Pippa Bacca diyince herkesin aklına beyaz gelinliğiyle ölen Barış yolcusu kadın gelir ya; benim aklıma gelen ilk şey o değil işte.

Benim aklıma Müjde Ar geliyor,

Fox Tv Ana Haber Bülteni geliyor..

Zira kendisinin ortalıktan kaybolduğunun ilk duyurulduğu dönem Fox Tv haberi, Arabesk filmindeki “Gösterelim Anam” sahnesi eşliğinde duyurmuştu izleyenlerine.  “E gelinlikle geçersen bizim topraklardan gösterirler sana” demeye getiriyordu milyonların sesi olan televizyon kanalı.

Aslında çok da şaşırmamak lazım bu tip durumlara.Zaten olay ilk patladığı zaman da bir kadının tecavüz edilip öldürülmesinden çok “ay Avrupa’ya rezil olduk” gibi bir yaklaşım hakimdi herkeste. Dedim ya kime ne bir kadının tecavüze uğrayıp öldürülmesinden; o zaten her gün oluyor, önemli olan ve asıl düşünmemiz gereken Avrupalı bir kadının tecavüze uğrayıp öldürülmesi ve bunun tüm dünyada duyulacak olmasıydı.

Ben inanmıyorum ki bizim memleketteki kadar tezatlarla dolu bir topluluk yaşıyor olsun başka bir yerlerde. Hatta sadece bu zamandan bahsetmiyorum. Bence tarihin hiç bir döneminde söyledikleri ve yaptıkları arasında bu kadar uçurum olan herhangi bir ırk, kavim, topluluk yaşamamıştır.

Öyle ki ;

Kadının kutsal olduğunu orda burda şevkle haykırır ama her lafımızı a.ına koyarak bitiriyoruz.

Anneler candır, cennet onların ayakları altındadır diyor, en yakın arkadaşlarımızın bile analarını s.kiyoruz cümle sonlarında.

Hadi bunlar için “lafın gelişi söylenen argo söz öbekleri” diyelim ki eyvallah doğrudur. Artık ağza pelesenk olmuş laflar.

E peki Pippa Bacca’ya ve bizim memleketteki nice Pippa’ya tecavüz eden, öldüren, laf atan, taciz eden adamlar kimler ? 

Recep İvedik gibi adamlar değil mi ?

E biz Recep İvedik’e hayran, filmlerine rekorlar kırdıran, oynadığı reklamları 1 numara yapan ülkenin vatandaşları değil miyiz ?

Ne alakası var değil mi.

Çok alakası var çok.

Geçen hafta Tezat Cumhuriyeti’nin en çok satan gazetelerinden Hürriyet’in en popüler yazarı olan Yılmaz Özdil; Almanya Başbakanı Angela Merkel hakkında şu cümleleri kurdu gazetedeki yazısında :

Eşi, janjanlı adam, papyon falan takıyor. Angela ise, battal... Üniforma gibi, hep aynı kıyafetleri giyiyor, altında pantolon, üstünde ceketimsi bi şey, sadece renkleri değişiyor. Langır lungur yürüyor. Mizahçılar en çok bu tarafına vuruyor, “köylü” muamelesi görüyor. Vur dediler, öldürdü, geçen sene göğsü açık şifon bir gece kıyafetiyle baloya katıldı, memeler kadraja sığmadı.
 İtalya'da herkesin içinde havluya sarınarak mayosunu değiştirmeye kalktı, İngiliz The Sun Gazetesi'ne yakalandı, poposunun fotoğrafını yayınladılar. Memeler zarif kaldı.

Ülkenin en çok okunan ve beğenilen yazarının yazdığı ve güya siyasi içerikli bir yazısından bir pasaj okudunuz. Yazının tamamı için şu linke tıklayabilirsiniz. Hatta gidin tamamını okuyun da bana “sen yazıdan bir bölüm çekip adama saldırıyorsun” demeyin. Geçen hafta bu yazı üzerine yaptığım eleştiriye bunu söyleyen biri çıktı da o yüzden söylüyorum.

Şimdi bu Yılmaz Özdil denen köşeyeyazan ülkenin sözde çağdaş kesimine hitap eden; hatta onların simgesi olan biri. Bu adamın yazılarını Feysbuk gibi sosyal sitelerde paylaşan “Poke’umun Milliyetçileri” için bir ilah, bir idol bu adam.

Yani sözün özü ülkenin en çağdaşları “ananı da al git” gibi bir üsluba sahip bir başbakan’a muhalif olarak kendine “göt ve göğüs” üzerinden kelamlar eden adamları alkışlıyor, yazılarını paylaşıyor, paylaşmayanı “vatana ihanet” ile suçluyor.

Daha dün Fenerbahçe Acıbadem Bayan Voleybol Takımı Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde finalde rakibine kupayı kaptırdı. Kızları sezon başından beri izleyen destekleyen ve kendini iyi bir Fenerbahçeli olarak addeden ben, twitter’da maçla ilgili bir şeyler yazdım. Sonra başka bir takımın taraftarı olan ve “her boku yiyen adam” diyerek bana laf soktuğunu zanneden birinin şöyle bir şey yazdığını gördüm :

Şimdi kanatlı orkit ile evlerine dönsünler.


Gerçekten çok zekice evet.

Şimdi bu adamı hedef gösteriyor falan değilim. Zaten hedef göstermeye kalkışsam hangi birini hedef göstereyim. Zaten bu adama gelene kadar dünkü maçtan sonra ne mutantlar gördüm daha önce özgürlük, insan hakları, eşitlik diye inleyip de bir voleybol maçı sonunda içlerindeki canavarı ortaya çıkaran. Bu yüzden göstersem göstersem kendimi hedef göstermiş oluyorum böyle yazılar yazarak.

Diyeceğim şu ki bu arkadaş ve niceleri muhakkak üniversite okuyor ya da okumuştur, iyi bir işi, elit(!) bir çevresi vardır, sorsanız kendisini “çağdaş bir Türk vatandaşı” olarak tanımlar.

Kadın dövmek mi ? Aman ne alakası var allahaşkına bizde kadına el kalkmaz…

Dün bir dosta dedim ki ;

Bizim ülkede yaşıyorsan ve bir şeylerin farkına varmışsan işte o zaman kendini hemen azınlık olarak görmen gerekiyor. Azınlık olduğunun farkına varacak ve etrafında olanlara şaşırmadan; onlara uymadan ama onlarla yaşamayı öğrenerek hayatına devam etmen gerekiyor. Yoksa ya kafayı yersini ya hapsi boylarsın ya da iki cümleyle vatan haini ilan ederler seni.

Diyorum ya burası Tezat Cumhuriyeti.

Farkında olsan bile farkında değilmiş gibi davranman lazım.

Baksanıza;

Bu ülkede “Laiklik” adı altında Kemalizm dinine mensup olmayanları yobaz ilan ediyor,

Müslümanız diyip 13-14 yaşındaki kızlarla koskoca adamları evlendiriyor,

Vatanseveriz, milliyetçiyiz ayağına milleti soyup soğana çeviriyor,

“Ermeni Soykırımı”nın olmadığını “Ermenileri postalarız burdan” diyerek savunuyor insanlar.

Bunlara isyanı olanları da "vatan haini, entel, götü kalkık" gibi şeylerle yaftalıyorlar.

Tüm bunlar olurken de Barış için beyaz gelinlikle yola çıkmış bir kadına tecavüz edip öldürüyor, üzerine dalga geçiyor; o tecavüzcünün karikatürize edilmiş evcil versiyonunu milli kahraman yapıp sahibine milyonlar kazandırıyoruz.

En duyarlımızın ağıtı ise “ay rezil olduk" oluyor.

Artık hatırlanmayan Barış Gelini’nin yolculuğu da Tezat Cumhuriyeti’nde son buluyor.

Comments (24)

her görüşüne katılmıyorum aslında ama (ki zaten her görüşüne katılsam güzel olmazdı. herkes aynı düşünse çok boktan olurdu) yazılarını okumayı cidden çok seviyorum. tarzın falan çok güzel. ''avrupa'ya rezil olduk'' cümlesine getirdiğin eleştiriyi de alkışlıyorum ayakta. insanlığı falan düşündüğü yok kimsenin. herkes avrupaya rezil olmama derdinde. halbuki en büyük rezillik, bu kafasız anlayışın kendisi.

eline sağlık. :)

O kaybolmuş , toz toprak çamur altında kalmış ince çizgilerin varlığından bir kişi daha haberdar bunu gördüm.Konunun özüne inen o kadar az insan kaldı ki şu ülkede herkes populist ağızlarla gemisini yürütme çabasında..Yazını son derece beğendim.tebrik ederim.Yazabilirim duygularına katılıyorum ama içimde bir "poke" var bizden adam olmaz dercesine...adamımsın

Benim okumaktan sıkıldığım yazılar, eminim sende yazmaktan sıkılmışsındır HBBA, ama kesinlikle tutan ve tutacak yazılardır bunlar neyse bunu demeyecektim ben...

Aslında gayet basit birşeyi kompleks hale getiriyoruz sürekli, Türkler yüzyıllardır aptaldı ve hala aptal bu kadar basittir bütün biteni açıklamak.Bilmem kaç bin yıllık tarihinde kafa kafaya tokuşturmak dışında kafasını kullanmamış bir milletten bahsediyoruz.Herşey müstahak.

Bu halk her zaman hak ettiğini seçti, yani aptal halk çoban olarak hep aptalları seçti başına, seçmeye devam edecek.tabi aptal halkın aydını da aptal olmak zorundadır, sanatçısı da cartı curtu da, olacaktır da, oluyorda.

yazıyı okurken her bir cümlede aklıma bir sürü şey üşüştü. sonra diğer bir cümlede uçup gittiler, yeni cümleyle yeni düşüncelere daldım. neler düşündüğümü az buçuk tahmin etmişsindir. senin yazılarının en güzel yanı, benim öfkeyle toparlayamayacağım şeyleri güzel güzel anlatman. anlayan az, ama olsun, yine de var.

yorumları okuyunca -ki birtek bu yazı değil her popülist-güncel siyaset yazısının altında bu yorumlar oluyor- demesem olmaz şeylere dank ediyorum, o da şudur: yazdıkların çok güzel tabi anlayana vs.

bu da bitirir esasen kişiyi, tabi anlayana eşiği senin bittiğin andır o saatten sonra senden bir bok olmaz, geldiğin eşik yılmaz özdile ağa paşa deme eşiğidir.yada kendini yılmaz özdil gibi görme eşiği, ya da kendine bir yılmaz özdil yaratma ve ona göre çevreni yargılama eşiği, sonrası tırt.

bu kadar dedim tabi anlayana... : )

koskoca iki sene geçmiş, hala bunları yazıp bizi avrupa'ya rezil ediyorsunuz. fransızlar hiç cezayir'de yaptıklarından bahsediyor mu? varsa yoksa pippa, sözde ermeni soykırımı....



PS korktum, ironi bize yabancı... bunlar değil görüşlerim: İ-R-O-N-İ!

sayın vodvil,

öncelikle, "anlayana" demedim. "anlayan az ama olsun, var" dedim. ikisi arasında bayağı bir fark var. ilki laf sokma çabasıdır, ikinci minimal bir sevinç.

buna ek olarak, bu herhangi bir politik içerikli yazıya bırakılmış herhangi bir yorum değildir. daha önceki bir paylaşıma gönderme içerir.

"anlamadan" insanlara yılmaz özdil yaftası yapıştırıp kendi kendimize yılmaz özdilvari kelime oyunlarıyla yılmaz özdilcilik oynamazsak çok sevinirim, inan.

sevinerek söylüyorum ki anlayana ve anlayan az demek arasında hiçbir fark yoktur dediğiniz gibi minimal de değildir. ben anladım ama ülkemdekiler için üzülüyorum hıh demektir o.

yılmaz özdil yerine kadir inanır da yazabilirdim, nazım hikmette siz kimi seviyorsanız onu koyun oraya daha iyi anlarsınız.
daha minimal şekilde anlatamazdım.

minimal geceler diliyorum size sinem hanımcığım.

ayrıca sinem hanımcığım siz neden alındınız ve ben size neden cevap verdim bilmiyorum neyse..

kusura bakma bokunu çıkardım istemeden buranın HBBA.

ikisi arasındaki farkı görememek bence ciddi bir dil sorunu. buna sevinmek komik. "nazım hikmette"den de belli oluyor. minimale takılmak da komik. tabi ki birçok insan anlamadığı için üzülüyorum ama "hıh"lık bir durum yok, en azından ben hıh efektini üzülünce kullanmam. bu da ayrı bir dil sorunu.

öyle güzel bir yazı ki yorum yapsam eksik kalacak.

bunların tamamı bir gen meselesi.

Asyadan başla

Afganistan, Pakistan, İran, Irak, Mısır...vs. son olarak modern! Türkiye.

Herbirinde birbirine benzer çok şey var.

Hani derler ya yıllardır "Avrupayı örnek alıyoruz"

ya bi .iktirin ordan.

Genini aldır öyle gel.

post a yorumum: "I like this!"

yorumlara yorumum: "herkes aynı fikirdeyse, hiç kimse yeterince düşünmüyor demektir"

mevlana

bu arada yeri gelmişken reklamını yapmak istedim:
http://kadinlaryaziyor.blogspot.com/

Hocam şimdi bu "ay rezil olduk" olayı tamamiyle kompleksten kaynaklanıyor. Kimisi "iyi zükemedik" diye üzülüyor, kimisi içindeki marjinal öküzün utanç verici bir şey yaptığını bildiği için. Hepsi aynı. Aşırı derecede kompleksli bir halkız. Yediden yetmişe. Milyonlarca kompleks balonu uçuşuyor her yanımızda. Yanındaki hatunun giymiş olduğu çoraptan başlar bu kompleks, her yere kadar uzar. Neyse. Dağıttım.

Tespitin güzel ve yine sağlam bir üslupla olmuş. Takdir ediyorum düşüncelerini dile getirişini.

Bunu paylaşmayan bizden değildir! sdmıofamıwoefmwe (Sıçmasam rahat edemiyorum lan :S maıosdfs)

En begendigim yazi bu, her cumlesine katiliyorum.

bu muhabbete de hastayım. neden "ay rezil olduk" diyorsunuz bu ne kompleks bla bla bla.. onlarca ülkede olmayan şey burda oluyor, onlarca ülkede yaşanmayan iğrençlik burda yaşanıyor, bunlar da yazılıyor çiziliyor. ee olmadık mı mına koyim? komplekse ne gerek iğrenç rezil nefretlik bi ülke zaten yoksa bu kadar eleştirilecek şey nerden bulunacak.. "biz aslında çok düzgünüz ama bu haberlerle bizi yanlış tanıyorlar bak görüyo musun püü" diyen, insan hayatından çok bunu önemseyen teyzeler varsa onlar özdil bile değil direkt taraf okusunlar o daha paçavra.

Ne Türküz diye yaptığımız herşey tu kaka ne de Avrupalılar diye canım cicim. Yazıda da öyle bişey denmiyor ki. Bazıları her bir şeye önce sınıflandırma yapıp baktıkları ve okudukları için bazı yprumlar çok komik olmuş... Yazılanlar da ise en ufak bir yalan dolan yok.

Mesela çok sevilen bi yazar kötü bişey yazamaz mı? Yazmış işte... Ama etiketler, kimlikler, cinsiyetler gölgelediği zaman bazı şeyleri yorumlar da böyle sığ oluyor işte...

En sonunda da kimin neyi ne kadar anladığı veya anlayabildiğine düğümleniyor konu. Bi dürt kendini de sor bu yazıda bi satır yalan - yanlış var mı?

Senin bunları bilmen ne işe yarıyor HBBA?
Her boku bilmiyorsun, o ironi, anladık. Bunu bildin, yazdın, ne oldu?
Yazını okuduk, beğendik -diyelim ki-. Oraya buraya laf attın, yaftaladın, yalayıp postaladın.
Dar kalıplara, arkalarından fokur fokur kaynattığın insanları döktün.
Ülkenin gerizekalı işleyişine dem vurdun. Uygulanan Cumhuriyet'in bir Tezatlıklar rejimi olduğunun içini anlattıklarınla doldurdun.
--
İyi hoş.
Yazıyorsun, ama niye?
Okuyan "harbi gerizaklı bizim millet" mi desin?
Ya da "ya bu Recep İvedik magandalarıyla yaşamak zorunda mıyım?" mı desinler?
--
Kötümser tablolar kime hizmet?
Biraz fikir yürütün çözüme, ütopik de olsa, bu bir zihniyet meselesi!

* Yılmaz Özdil yazısında Merkel'in basına nasıl yansıdığını, nelerle gündem olduğunu yazıyor.
Açık bir ironiyle, hani senin de yaptığından.

İnci Siker

simdi canim kardesim diye girizgah lazim diye dusundum yanlis intibah birakmamak icin,

guzel yazmissin eline saglik,
cigirtkan, hos, populizm falan vuruyorsun yerlere; tamam.!

ama tezattan bahsederken birkere yazindaki tezatin farkinda misin cok merak ediyorum. bu yilmaz ozdil denen "koseyeyazan" diye bir terim bulmussun hosuma gitti, tebrik ederim; en kibar diliyle ifade edebilecegim sekilde "hafif dokundurmussun" diye nitelendirebilecegim yazinin o kismina guzel aksesuvar olmus. ama yaptigin sey bence su siralar sayilari epey cogalmis bir guruh icinde "populer" olabilmek icin yeterliden gayet fazla bir meziyet.("Kemalizm dini" olayini hic karistirmiyorum bile)sonra, merkel hamfendiyle ilgili yazisinin o kismini alip koymussun, bir de tespit yapmissin bu dil kose yazarina yakismaz diye. ben de yakistiramadim ilk basta. nasil kacirdigimi da anlamadigim bir ruh haliyle usenmedim tabi, actim okudum, simdi musadenle ben de bir tespit yapicam; sen biraz olayin butunu yerine, o butunu anlatmaya yardimci olacak bir unsur olan paragrafa takilmissin, senin su "koseyeyazan" aksesuvarinla hemen hemen ayni islevi goren, ana fikri daha kolay vermek icin okuyucuya zemin hazirlayan bir paragraf o bence. merkel'in, kisiyi tanimlayan ozellikler icinde, dis gorunusun ancak cok yuzeysel bir eleman olarak bulunabilecegini dusundugunu anlatan butune yardimci diye dusunuyorum kendi aklimca.
gelelim recep ivedik meselesine;
bu herife vurmakla, populizm kultu
olan bir icraat yapmissin ama bunu geciyorum, asil onemli olan, pippa'ya boyle bir vahseti o karakterli bi insanin yaptigini ima ederken kacirdigin nokta da, (yine nacizane aklimca) eger recep ivedik gercek birisi olsaydi ve o olay sirasinda orada bulunsaydi, o insan artigi kamyoncunun ensesine ilk tokadi o patlatirdi. recep ivedik'i begenmeyebilirsin ama sunu da kabullenmelisin ki, sanatsal acidan bes para etmez bir filmin gisede yaptigi basarinin arkasinda saglam bir gercek olmalidir. bu ornekte o gerceklerden biri de, sevdicegim yurdum insaninin her kesiminden birilerinin karakterinden, ince ince torpulenerek yapilan, isabetli tespitlerle yogrulup, (fazlasiyla abartilarak da olsa) vucuda getirilmis olmasidir. Kendi adima -benimle ilgili nasil bir fikir edinirsin bilmiyorum ama- , her izledigim zaman kendimden birseyler buluyorum ve bazen "hayvan" gibi bir vaziyette (bir de sozlukcusun heralde,soyle de ifade edeyim cesit olsun "yarim yarim yarilarak")guluyorum bunu da gogsumu gere gere her yerde soyluyorum.

ve neyse diyorum, her zaman emege saygi, tekrar eline saglik. Kal saglicakla..

Bu yazı da kendi içinde tezatlar içeriyor sanki.

Bu yazıyı güzel hazırlamışsın eline sağlık, anlatırken hızını alamayıp sona doğru biraz konudan uzaklaşır gibi olsada tekrardan bağlamışsın. Haklısın bu yobazlığımız varken bize ve bizimle etkileşim içinde olan herkesin başına daha neler neler gelir! Şans eseri yaşıyoruz, hayatta kalmamız ve devam edebilmemiş büyük başarı!

Merhaba,
Şubat ayında İtalya'ya gidiyorum ve Pippa'ya tribute, özür mahiyetinde bir Türk kızı olarak onun burada yapamadığı şeyi yapmak istiyorum. Bunu aynı zamanda kısa belgesel tadıunda çekmeyi düşünüyorum.
Konuyla ilgilenir ve çekimler konusunda yardımcı olabilecek bir fikre sahipseniz, işte mail adresim: ayse-taskin-@hotmail.com
Mailinizi beklerim.
En ufak bir yardımın bile çok büyük anlamı olur benim için. Bunu en iyi şekilde yapmak istiyorum.

Sevgiler.

i0u41d7u23 u4n63m4j82 c0f22m4h50 f3o93k6h42 n7t21b0r66 y4q83h8p53